Yedi tepesi, canlı gece hayatı, nefis yemekleri ve sıcak insanlarıyla Lizbon’da kendinizi evinizde gibi hissedeceksiniz.

11

Image 3 of 14

BU ŞEHRİN ALTIN ANAHTARI, YEMEK! Ölesiye deniz mahsullerinin olduğu hem de gayet uygun fiyata satıldığı bir şehir olduğu için Lizbon’un kalbimizdeki yeri ayrı. Yemekleri oldukça lezzetli, ağırlıklı deniz mahsulleri ve tapaslar var. Hepsine bayılacaksınız zaten, bir de Porto şarabı var ki “su” niyetine kullanılıyor. Lizbon sizi yemek ve içki konusunda kesinlikle üzmeyecek bir şehir. Bu kadar hesaplı olması da yemekten sonra keyfinize cila atacak. Biraz kendinizi şımartmak istiyorsanız, kesinlikle Michelin yıldızlı Tavares’e gitmenizi tavsiye ederiz. Müze gibi, insanlar kapının önünden geçerken içeriye bakıyor, avizeler, masalar, garsonlar… Kendinizi film setinde hissediyorsunuz. Gurme menüsünü seçerseniz, her yemekten bir çatal ucunda tadımlık geliyor. Önce “Nasıl doyarız bunlarla” paniği yaşayabilirsiniz ama inanın fazlasıyla doyuyorsunuz. Garsonlar servis yaptıktan sonra gitmek için izin vermenizi bekliyor. Bizim anlamamız biraz geç oldu, siz onları yormayın. Oito Dezoito: Yemekler ve ortam şahane. Güzel dekoru ve gelen kitlenin kalitesi yüzünden burayı çok seveceksiniz. Bazı geceler canlı müzik de oluyor. Pap’açorda: Oyuncu, ressam ve müzisyen tayfanın gittiği, ünü tüm ülkeyi saran keyifli bir mekân. Yemekleri o kadar güzel ki! Menüdeki her şeyi yemek isteyeceksiniz. Gelen sanatçı kitleden dolayı da yan masalardan gözünüzü alamayacaksınız.