giardinideki-ana-sergiden-2

Giardini’deki ana sergiden

GIARDINI
Giardini, bienali benim gibi ilk kez ziyaret edenler için sanattan çok daha fazlasını sunuyor. Arsenale’deki sanat fuarı havası burada yok. Tam aksine bir sanat köyü resmedilmiş. Hatta sanatın mimariyle flörtünden bahsedebiliriz. Giardini’ye adımınızı atar atmaz farklı bir Venedik’le karşılaşıyorsunuz. Burada “Köprü Üstü Âşıkları”, her köşeyi fotoğraflayan Uzak Doğu turistleri yok. Hayran kaldığımız rengârenk binaların aksine yeşillik ve 21. yüzyılın tasarımını anlayışını yansıtan ve önemli mimarların elinden çıkan ülke pavyonları karşılıyor bizi. Kuzey Avrupa bu konuda 1-0 önde. Özellikle Norveç, İsveç ve Finlandiya’nın ortak alanları minimal tasarımıyla favorim. Finlandiya’nın ve Belçika’nın ulusal pavyonu keskin hatlarıyla ön plana çıkıyor. Uzak Doğulular’ın poetik (şiirsel) başlıkları ve geleceği tam anlamıyla anlatan Kore sergisi gözüme çarpan detaylardandı.

JAPONYA
İtiraf etmek gerekirse sadece Japon pavyonunu görmek için bienale gittim. 56. Sanat Bienali’nin Instagram’a kazandırdığı en önemli şey Chiharu Shiota’nın “The Key in the Hand” adlı eseriydi. Shiota, kısa bir süre önce geçmişi ve kilitli kalmış anıları temsil etmesi için dünyanın dört bir yanından anahtar istemişti. Sisli nehirler arasındaki gemiler ve birbirlerine örülmüş anahtarlardan oluşan enstalasyon duygusal tarafı fazla romantik ve samimi bir iş. Bu arada Shiota’nın “Ev” isimli enstalasyonunu Zorlu PSM’de izleyebilirsiniz.

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14