Mekânın Unuttukları: Tansu Kırcı’dan “Taşın Belleği” Sergisi

 

İstanbul’un tarihi dokusunun modern sanatla buluştuğu önemli mekânlardan Haliç Sanat 1, sanatçı Tansu Kırcı’nın izleyiciyi derin bir düşünce yolculuğuna çıkaran ilk kişisel sergisi **“Taşın Belleği”**ne ev sahipliği yapıyor. Sergi, mekân, bellek ve kimlik arasındaki karmaşık ilişkiyi irdeleyerek, taşın sadece bir yapı malzemesi değil, aynı zamanda kolektif hafızanın taşıyıcısı olduğu fikrini öne sürüyor.

Kırcı, amorf yüzeylerden yarattığı heykellerinde mimari fragmanları, geçiş alanlarını ve bilerek yarım bırakılmış formları kullanarak kent, hafıza ve varoluş üzerine kafa yoruyor. Sanatçının eserleri, tanıdık ancak tamamlanmamış bu formlar üzerinden, bir şehrin ya da toplumun zaman içinde kaybettiklerinin ağırlığını görünür kılıyor.

Sanatçının, taşın soğuk ve katı yüzeylerinde izleyiciye yönelttiği can alıcı soru, serginin kavramsal merkezini oluşturuyor: “Bir toplum, unuttuğu taşların ağırlığını ne kadar taşıyabilir?” Bu soru, yalnızca mimari kayıpları değil, aynı zamanda kültürel ve tarihsel bellekteki boşlukları ve kimliğin bu kayıplar karşısındaki direncini sorguluyor.

Tansu Kırcı’nın ilk kişisel sergisi olması açısından büyük önem taşıyan “Taşın Belleği”, izleyiciyi sadece heykellere bakmaya değil, kendi şehirlerinin ve kimliklerinin kökenlerine dair unuttukları her şeye bakmaya davet ediyor. Sanatçı, taşın sessizliğinden yükselen bu güçlü sorgulamayla, Haliç Sanat 1’in tarihi atmosferinde, iz bırakacak bir sergiye imza atıyor.