Sadece İstanbul’da yaşayacağınız bir deneyime hazır mısınız? İstRapped’i oynarken yapmanız gereken tek şey düşünmek. İpuçlarını değerlendirin ve evden çıkış yolunu bulun. İpucunuz ise yazının içinde saklı…

Geçen ayki yokluğumu telafi etmek için size tatil döneminde gidebileceğiniz en sıra dışı yeri göstermek istedim. “Bu neresi olmalı?” diye düşünürken şehrin dedikodularını takip ettim. İstanbul’un son durağı Taksim’de romanların dünyasının içine açılan bir kapı var! Söylenene göre filmlerin ve romanların bu gizli dünyasında neredeyse her yere gitmiş iki dost, bir kapı da İstanbul’a açmış: Türkiye’nin ilk ve tek evden kaçma oyunu, İstrapped! Bu gizli dünyaya mutlaka girmem gerekiyordu. Adresi buldum ancak yeri ararken adresin sadece bir ipucu, ilk görevin gerçekten de o kapıyı bulmak olduğunu düşünmeye başladım… Romanların ve filmlerin gizemli dünyasına açılan bu kapıyı bulduktan sonra her şey beklediğimden çok daha heyecanlı gelişti! O dünyanın başkahramanıydım. Peki, o dünyada neler mi var, gidin ve görün! Oyunun en büyük özelliği gizemi… Kurucuları ise bu konuda oyunculara oldukça minnettar olduklarını söylemeden geçemiyor.

Oyuncular, asla “spoiler” vermeyerek oyunlarına sahip çıkıyor. Ancak oyunu bitiren herkes “Şimdi ne yapıyoruz?” sorusuyla baş başa kaldığı için, kurucular da bu karşılıklı ilginin devamı olarak çok yakında oyunun ikinci seviyesini bizimle buluşturacaklarını söylediler. Oyunu oynamış biri olarak ikinci bölüm için sabırsızlanıyorum! Oyundan benim kadar keyif almanız için size birkaç ipucu da vereyim: Oyun en fazla beş kişilik ekipler ile oynanıyor. Altı veya yedi kişiyle gelmek isteyenleri her ne kadar kırmamaya çalışsalar da evin fiziki durumu ve oyunun kurgusu nedeniyle beş kişiden kalabalıksanız oyun pek keyif vermiyor.

 

HER İPUCU SİZİ DİĞERİNE GÖTÜRECEK

Oyundan keyif alma konusunda bu gizemli dünyanın yaratıcılarının bir tavsiyesi var: “Bu oyun evden kaçmaya çalışmaktan zevk alanlar için. Evden çıkmaktan zevk alanlar için değil. Kapıya balta vurarak da çıkarsın evden, önemli olan evden kaçmak. Bu yüzden fiziksel zorlamalar oyunun keyfini azaltıyor.” Oyun içerisinde fiziksel güç kullanarak çözülecek hiçbir bilmece yok. Gereken tek şey düşünmek, sonuçta kimseyi içeride esir almayacaklar eğlenmenize bakın! Diğer küçük tavsiye ise minik kurnazlıklar ile sonraki ipucuna atlamaya çalışmamanız. Bulduğunuz her ipucu sizi bir sonrakine götürecek, bu yüzden kurnazlık yapıp sonraki ipucuna atlamaya çalışırsanız sadece kendi oyununuzun önünü tıkarsınız. Unutmayın ki o kapıdan girdiğiniz andan itibaren siz bir dedektifsiniz!” Yani her nesne sizin için bir ipucu olabilir. Bu yüzden Sherlock Holmes gibi parçaları birleştirin ve çıkışa ilerleyin. Çıktıktan sonra diğer dedektiflerle konuşmayı düşünerek oyuncuları buldum. Oyuncular arasında yerel dedektifler kadar turistler de var! Dil faktörü ise tamamen göz ardı edilmiş, bu da oyunu uluslararası hale getirmiş. Diğer yandan oyun neredeyse dünyadaki tüm örnekler incelenerek kurgulanmış ve tamamen özgün olacak şekilde geliştirilmiş. Kısacası bu deneyimi sadece İstanbul’da yaşayabilirsiniz.

Profesyonel yazarlık hayatımın birinci yılını doldurduğum bu sayıda bana sayfa veren dergime ve okuyan sizlere bu sıra dışı ve kelimenin tam anlamıyla benzersiz deneyimin ilk ipucunu vererek teşekkür etmek istedim. İlk ipucunuz: Canım Ciğerim. Oyun başladı!

 

Adres: Asmalı Mescit Cad.

29/3, Beyoğlu